FARKINDALIK

“Size yararlı olacak her şeyi veren bereketli toprağın kendiniz olduğunu bilmiyor musunuz?”

-Carl Jung, Kırmızı Kitap



Farkındalık, bireysel hakikati, özü ortaya çıkartmak, özgürleşmek, kısacası daha fazla kendin olma sanatıdır; anda olan her şeyi/yaşananı tam bilinçlilikte gerçekleştirme halidir. Fizyolojik, genetik, biyolojik, kültürel yapınızı anlama, kadın ve erkek olarak toplumda aldığınız rolleri, sorumlulukları, güç ilişkilerini, toplumsal konumları ve beklentileri belirleme/tanıma eylemidir. Kişi ustalıkla, ağırlık ve gerginlik yapan, kişisel olmayan ve yaşam boyu taşıdığı her türlü yükten, özdeşleşmeden/tanımlardan/şartlanmalardan kendisini arındırır. Farkındalık bir nevi basitleşme sürecidir. Rönesans dönemi ustalarından Michelangelo’ya Davud heykelini nasıl yaptığı sorulduğunda “Mermerin Davud olmayan her bölümünü yontarak,” cevabını verdiği söylenir.

Kişisel, bireyler arası veya ruhsal farkındalık ile yaşamak kendini iyi hissetmek demek değildir. Farkındalık, bir nevi her an ontolojik varlığı araştırma ve saydamlaştırma sürecidir. Farkındalığı bir nevi soğanı katman katman soyarak öze, doğal olana ulaşmaya benzetebiliriz. Bu sebeple farkındalık yaratmak için uygulanan yöntemleri izlerken içsel gözlemcinizin yönünün kendinize/kendi iç dünyanıza dönük olması önemlidir.  

Farkında yaşamak uzun deneyler, eğitimler, araştırmalar isteyen içsel bir bilim ve duyarlılık, açıklık, sükûnet, enerji ve emek isteyen bir sanat. Mistikler “Farkında yaşayan kişi belki bir şiir, bir resim, bir obje yaratmıyordur ancak kendisini ve hayatını yaratıyordur,” derler. Farkında yaşayan kişinin tuvalini hayatı olarak görürler. Farkında yaşayan kişinin ustalaştığı konu kendisidir. Kişi hem gözleyen, hem gözlenendir. Kişi hem sanat ustası, hem de sanat eseridir. 



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PRAG VE SİMYA

HUMAN DESIGN

ATOMİK DİYALEKTİK OLARAK FARKINDALIK METOTLARI