Kayıtlar

Şubat 14, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

SÖĞÜT DALI

Ormanın kuytuluğunda Ağzımda küçük söğüt dalı, Yeni bir yol açıyor keskin bakışlarım Ağaçlar sallanıyor bir sağa bir sola Kanatlarımın çırpması yükseltiyor karanlık bedenimi Yukardan izlerken olup biteni, konuk gibi Mart olmalı Ekim miydi yoksa Güneşle kavga ediyordu sanki Toprağa vuran ve gamsızca Zemini yoklayan gölgeler. Tek başınaydı ağaçlar, sulayanı yok Kökten derin ve dalları duada. Göğe bakıyor yağmurun damlası için. Yaprakların mahzun hışırtısında Süzgün süzgün ışıldayan küçük göletin yukarısında Canlandı aksini gören yorgun bedenim usulca Ve döndüm durdum gölde yansıyan aksimin etrafında defalarca Sessizlik vardı sadece, sessizlik İpeksi rüzgârla gelen birkaç yaprağın hışırtısı Ve çırpan kanatlarımın cüret eden şakırtısı Döndüm, döndüm, döndüm O dingin, nurlu gölün üzerinde Ormanın geleni içine çeken girdabının yalnızlığında Düştü ağzımdan küçük söğüt dalı, aşağıya Ormanı sarmalamış konuk sessizliğin içinde, Suyla buluştuğu anda, Bıraktı sesiyle bir imza. Fulya Eyilik Birgün

BAĞIMLILIKLAR, ADSIZ BAĞIMLILAR VE 12 BASAMAK MODELİ

Adsız Alkolikler, Adsız Narkotikler, Adsız Bağımlılar ibareleri ile ilk defa 25 sene önce Amerika’da karşılaştım. O dönemde yakın bir arkadaşım alkolün tesiri altındayken kaza yaptı.  Akabinde, polis arkadaşımı destek tedavi amaçlı bir organizasyona yönlendirdi. Adsız Alkolikler adı verilen bu organizasyondan ben de böylelikle haberdar oldum.  Zaman içinde bu organizasyonun birçok çalışmasına katılma, 12 basamak adını verdikleri metotlarını deneyimleme fırsatım oldu.  İlk defa 17 yaşında gittiğim ve üniversite eğitimimi tamamladığım Amerika’nın Miami şehrinde zaman geçirdikçe sahil ortamlarını, Lincoln Road, Collins Avenue’daki sosyal ortamları izleme fırsatı buldum.  24 saat sosyalleşilebilen, haftanın her günü ve her akşamı gidilecek bir mekân bulunabilen şehirlerden birisi Miami. Miami’de dolaşırken tatil tadını almamak mümkün değil. Sanki her yerden güneş yağı kokuları geliyor ve nem hissi nerede olursanız olun tüm cildinizde dolaşıyor gibi.  Sahile en uzak evlerden bile 10-15 da

FARKINDALIK VE YAKIN DÖNEM TEMSİLİ KÜLTÜRLER-BEAT KUŞAĞI VE HİPİLER

“Çocukken annem bana hep hayatın anahtarının mutluluk olduğunu anlatırdı. Okula gitmeye başladığım zaman sınavda bana ‘Büyüyünce ne olmak istiyorsun?’ diye sordular. Ben de onlara ‘Mutlu olmak istiyorum,’ diye cevap verdim. Bana soruyu anlamadığımı söylediler. Ben de onlara hayatı anlamadıklarını söyledim.” -John Lennon Farkında yaşamak ve insan olmak değerleri ile doğru/yanlış mücadele etmiş ve son dönemlerde sesini oldukça duyurmuş olan beat kuşağı ve akabinde gelen hipiler her zaman ilgimi çekmiştir. Tam olarak ne söylemek veya ne söylememek istediklerini anlamak istemişimdir. San Francisco’yu yirmi sene aradan sonra tekrar ziyaret etme fırsatı bulduğumda bu kuşakların etkisinde yaşamış birçok kişi ile yakınlaşma ve biraz olsun o dönemlerde yaşadıklarını anlama imkânım olmuştu. O ziyaretimde uçaktan iner inmez çok sevdiğim eski bir dostumla buluştum. Kendisi müzisyen ve San Francisco’nun küçük mahalle arasında bulunan caz kulüplerinde doğaçlama konserler veriyor. Aynı zamanda diğ

MEKÂNA DOKUNUŞ-FENG SHUİ

“Kafanı kaldır ve gökyüzünü izle; kafanı indir ve sarmalandığın çevreyi izle.” Yani Kan-Yu, önceleri Feng Shui yerine kullanılan kadim bir terimdir. Uygulayıcıları tarafından doğal bir bilim olarak kabul edilen Feng Shui’nin, köklerini, “yol, akan su” anlamına gelen Tao’dan aldığı söylenir. Feng Shui uygulayıcıları, çevreyi yaşam sanatının doğal bir parçası olarak kabul eder ve onun yaşamımızdaki etkisini araştırırlar. Çevresel psikolojinin temellerinin Feng Shui ile atıldığı söylenir. Feng Shui, kelime anlamı olarak “rüzgâr” ve “su” demektir. Hesap yaparken gökyüzünü (zaman), yaşadığımız çevreyi (mekân) ve bireyi göz önüne alır. Bu üçlüyü cennet, dünya (toprak) ve birey olarak tanımlamakla beraber onların uyum içinde yaşamasını esas tutar. Feng Shui hakkında bulunan ilk yazıtlar MÖ 25. yüzyılda Doğu Han Hanedanlığı’na kadar dayanır. Ancak daha da öncesinde MÖ 2800’lerde Hsialı Wu’nun kaplumbağanın kabuğunda fark ettiği kusursuz “sihirli kare”nin I Ching (Değişimler Kitabı), Çin ast